Sayın Basın Mensupları,
PKK terör örgütüyle mücadele yerine siyasi çözüm bulma uğraşları yeni merhaleler kat etme çabasındadır. PKK terör örgütünü muhatap alma ve siyasal taleplerini meşrulaştırmaya dönük adımlar bir bir atılmaktadır.
Bilindiği gibi AKP ile PKK arasında gerçekleşen siyasal müzakereler Oslo’da başlamış ve protokollere bağlanmıştı. Oslo müzakereleri doğrudan Başbakan Erdoğan tarafından koordine edilmiş ve talimatlandırılmıştır. Bu görüşmeler hakkında deşifre olanların dışında, bütün boyutları ve protokollerin tüm muhteviyatı hakkında bilgi sahibi olan Sayın Başbakandır. Oslo görüşmelerinin detayları hakkında Sayın Başbakan kamuoyuna açıklayıcı hiçbir bilgi vermemiştir. Diğer taraftan Oslo sonrasında İmralı’da da doğrudan terörist başı ile görüşmelerin yapıldığı malumlarınızdır. Bu görüşme hakkında da Başbakan Erdoğan açıklayıcı bilgi vermemiştir.
Bu görüşmelerin tarafı Erdoğan ve Öcalan’dır. Bu kapsamda görüşmelerin geldiği safha, muhteva ve varılan mutabakatlar hakkında bilgi sahibi olan da Başbakan olup, maalesef bu bilgileri paylaşmamıştır. MHP olarak bu görüşmeler hakkında doğrudan Başbakan’ın verdiği kapsamlı bir bilgiye de sahip değiliz.
Bu çerçevede öncelikle Başbakan Erdoğan’ın PKK ile yaptığı görüşmeler hakkında TBMM’ye doğrudan bilgi vermesi gerekmektedir. Başbakan bütün görüşmeleri bütün açıklığıyla Mecliste paylaşmalıdır. Bunu sağlamak için Başbakan bir genel görüşme talep etmelidir. Bu genel görüşme milletimize açık olmalı, milletimiz bundan bilgi sahibi olmalıdır.
Bu görüşmeler hakkında TBMM’yi ve milletimizi doğrudan bilgi sahibi yapmaktan kaçınanların bugün Meclis Araştırması talebi bir taktik adımdan öteye bir anlam taşımamaktadır. Oslo ve İmralı süreçleri TBMM’ye onaylatılmak istenmektedir. Bu konuda meclis araştırması yoluyla TBMM’nin sürecin parçası haline getirilmesinin amacı Milletimizle paylaşılmayan pazarlıkları meşrulaştırmaktır.
Çözüm süreci adı altında çözülme pazarlıkları bizatihi Başbakan tarafından yürütülmüştür. Bu süreçle ilgili çeşitli tutanaklar ve protokoller Başbakan bilgisi dahilindedir. Yabancı bir devletin hakemliğinde süreç hükümet inisiyatifi ile oluşturulmuştur. Bu süreç ve süreçte ele alınan hususların Anayasamıza ve yasalarımıza aykırılık teşkil ettiği ve hukuki meşruiyetten yoksun olduğu açıktır. Nitekim bu süreçle ilgili olarak hukuka aykırı ve hukuki meşruiyetten yoksun görüşmeler ve ilişkilerin dava konusu olduğu ve bu davanın taraflarının aklanması için hukuki zırhlar oluşturulduğu bilinen başka bir gerçektir. KCK dava süreci fiilen akamete uğratılmak istenmektedir. Paralel devlet yapılanmasına fiilen yol açan ilişkiler ağı ve görüşmelerin meşrulaştırması için TBMM araştırma komisyonun alet edilmesi kabul edilemez.
Bu araştırma önergesi terörle müzakerenin ve terör örgütünün meşrulaştırılması ve taleplerinin TBMM iradesine dönüştürülmesi için bir kılıftır.
MHP olarak Meclis araştırması açılmasının karşısındayız. Böyle bir ARAŞTIRMA önergesine de, komisyonuna da destek vermeyeceğiz.
Minareyi çalanlar şimdi kılıf oluşturma gayretine girmişlerdir.
Millet egemenliğinin tecelligahı olan TBMM’nin kirli ve pis pazarlık sürecini meşrulaştırmak amacına alet edilmesi millet egemenliğini yok saymaktır. PKK ve BDP’nin terör örgütüne TBMM’yi muhatab alma girişimlerine ve dayatmalarına AKP’nin teslim olduğu anlaşılmaktadır.
18 Mart’ta Öcalan’ın “çözüm planı için TBMM’nin somut adım atması gerektiği” talebi emir telakki edilerek AKP iradesiyle meşrulaştırılmak istenmektedir. PKK’ya hukuki güvence taleplerine Adalet Bakanının savcı ve hakimleri tehdit ederek olumlu cevap vermesi kafi gelmemiştir. Şimdi de TBMM alet edilerek PKK ‘terör örgütü’ pozisyonundan çıkarılarak ‘savaşan taraf’ haline getirilmesi planlanmaktadır. PKK’nın bertaraf edilmesine yönelik TBMM iradesi bulunmakta iken, bu iradenin hilafına PKK’yı taraf haline getirmek için TBMM’nin alet edilmesi esef vericidir.
Bu geldiğimiz safha AKP iradesinin terör örgütü tarafından teslim alındığını ortaya koymuştur. Pazarlık olmadığını ifade eden Başbakan’ın Öcalan’ın talepleri yerine getirmek için attığı önceki adımların yanına Akil Adamlar önerisini ve şimdi de TBMM’ni devreye sokmak suretiyle yeni adımları eklemiştir. Bu adımlar kirli ve pis pazarlıların varlığını ve mutabakatın oluştuğunu ortaya koymaktadır.
PKK tehdidiyle TBMM iradesi oluşturulmak istenmektedir. Darbe zihniyetinin meşrulaştırması kabul edilemez. Demokrasiyi teröre ve terör örgütüne teslim etmeyeceğiz. Darbelere karşı duran TBMM’nin PKK terör örgütünün tehdidiyle Anayasal düzenimize darbe vurulmasına alet edilmesi bizatihi milli egemenliğin sahibi milletimizi yok saymaktır.
TBMM terör örgütünün dayatmalarıyla hareket etmeyecek kadar şerefli bir milletin egemenliğinin tecelligahıdır. MHP olarak milletimizin iradesini tehdit, şantaj ve baskılara teslim etmeyeceğiz.
MHP olarak Başbakan’ı Oslo ve İmralı’da yapılan pazarlıkları TBMM’de genel görüşme yoluyla açıklamaya davet ediyoruz.
MHP olarak bu taktik adımlarla ne aldanırız, ne de aldatırız. TBMM’nin de PKK’yı meşrulaştıracak bir sürecin aracı haline dönüştürmeyeceğiz.