AKP’nin yargıya dönük düzenlemesi hukuk devletine ve demokrasimize vurulmak istenen bir darbe girişimidir


MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, AK Parti’nin yargıyla ilgili önerisine tepki göstererek, “AKP’nin aradığı adalet değil, bağımsız ve tarafız yargı değil, ilelebet ezeli ve ebedi gördükleri bir kimse için yargı hazırlıyorlar” dedi.
Vural, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, basında sadece AK Parti’nin Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na yargıya ilişkin verdiği önerinin yer almasına tepki gösterdi. Komisyonda her partinin eşit gücü olduğunu belirten Vural, “AKP’nin önerisinin MHP’nin önerisinden üstünlüğü mü var?” diye sordu.
AKP’nin yargı ile ilgili anayasa değişikliği önerisinin içinde, ne adalet arayışı ne de adalet anlayışı olduğunu savunan Vural, “AKP’nin aradığı adalet değil, bağımsız ve tarafız yargı değil, ilelebet ezeli ve ebedi gördükleri bir kimse için yargı hazırlıyorlar. AKP’nin bu önerisiyle yargının siyasallaşması daha güçlendirilecek, adalet arayışı ortadan kalkacak, haklının hukuku değil üstünlerin hukuku geçerli olacaktır. Bu yapılanmanın amacı budur” diye konuştu.
MHP’nin yargı önerisi hakkında bilgi veren Vural, “MHP’nin sunduğu öneri kuvvetler ayrılığına dayalı hazırlanmış, hukukun üstünlüğünü, yargının bağımsız ve tarafsızlığını sağlayabilecek bir yargı yapılanmasını öngörmektedir” dedi.
AK Parti’nin önerisinin yargının siyasallaşmasını ve yargının yürütme erkinin güdümüne verilmesini sağladığını belirten Vural, “Çok önemli bir darbe teşebbüsüdür bu. Hukukun üstünlüğüne, bağımsız ve tarafsız bir yargının oluşmasına ve adaletin tecellisine ilişkin bir demokrasi darbesi. Hukuk devletine vurulmak istenen bir darbedir. Aynı Evren diktası gibi bugün de AKP, bu önerisiyle yürütme erkine bağlı, başkan dedikleri güç sahibine bağlı yargı oluşturmak istiyor” dedi.
MHP’nin önerisinin yargıyı, güçlerin etki alanından çıkarmaya yönelik olduğunu anlatan Vural, önerinin içinde yargının bağımsız ve tarafsızlığı, hakimlik teminatı, hakimlik, savcılık ve avukatlık mesleklerinin niteliklerinin yer aldığını söyledi. Ayrıca önerilerinde Yargıtay ve Danıştay’ın devam etmesini, ancak Askeri Yargıtay yerine, davaların Yargıtay’da görülmesi gerektiğini öngördüklerini belirten Vural, “Anayasa Mahkemesin Yüce Divan sıfatı ile çalışması yerine, Yüce Divan’ın ayrı bir müessese olarak düzenlenmesini öneriyoruz. HSYK’yı iki kurul halinde Hakimler Yüksek Kurulu ve Savcılar Yüksek Kurulu olarak yapılmayla yargının bağımsız ve tarafsızlığını sağlamak, Adalet Bakanını bu iki kurulun da başkanlığını yapabileceğini ama müsteşarın sadece savcılarla ilgili Kurul’da üye olmasını öneriyoruz” dedi.
Gazetecilerin sorularını da cevaplandıran Vural, AK Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik’in ABD’nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone için ‘Haddini bilmeyi öğrenememiş’ şeklindeki sözlerini hatırlatılması üzerine, “Bildirsinler haddini. Bunlar hükümet değil mi? Lafla peynir gemisi yürümüyor. Hüseyin Çelik’in bir de Guantanamo ile mukayese etmesi… Demek ki Guantanamo ile mukayese edilebilecek bir sistem var. Yani bu da gerekten çok ilginç” dedi.
Askerlerin tutuklu kalmasıyla ilgili olan sürecin, bir psikolojik harekatın parçası olduğunu belirten Vural, “Bu psikolojik harekatın amacı da PKK ve bebek katili ile yapılan görüşmelerin üstünü örtmek için bir kamuflaj malzemesi olarak kullanılmaktadır. AKP’nin ABD ile birlikte oluşturduğu bir politika olduğunu düşünürsek bu iki ifadeyi yan yana getirirsek, psikolojik harekatın içten ve dıştan uygulandığını gayet net ortaya koyuyor” dedi.
Bir gazetecinin “PKK ve KCK’lıların serbest bırakılması karşılığında askerlerin de serbest bırakılması anlamında mı?” sorusuna da Vural, “Evet. Artık millete gına geldi, dengeleme yapalım diyorlar. Ne dengesi? Nasıl olur da böyle bir dengelemeyi düşünürsün. Bu bile iyi niyetten yoksun olduğunu gösteriyor” karşılığını verdi