MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisi ve anamuhalefet partisinin kafasının karışık olduğunu ileri sürerek, Türkiye’yi nereye götürmek istediklerini bilmeyen zihniyetlerin ülkeye verebilecekleri bir şey olmadığını söyledi. Vural, ”Kafası karışık iki partinin üzerine kilidi çektik. İçeride bu kafa karışıklığını gidersinler bakalım” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan’n dün Çanakkale’de yaptığı konuşmayla, ”kafa karışıklığının ötesinde bir senaryonun oyuncusu gibi hareket etmeye devam ettiğini” savunan Vural, şöyle konuştu: ”Başbakan, milli kimliği tasfiye memuru gibi davranıyor. Başbakan Çanakkale ruhunu anlamıyor, bilmiyor, iki şiir okuyarak bunun üzerinden zehrini akıtıyor. Ancak dün Çanakkale Destanı Tanıtım Merkezinin açılışında aslında bir konuda kafasının hiç de karışık olmadığını gördük. Başbakanın kafası bu milletin adının ne olduğunu söylememek korusunda çok net. Bakın ne diyor orada Erdoğan “Çanakkale işte bunun için son derece önemli. Çanakkale’yi anlamak, Türkiye’yi anlamaktır. Çanakkale’deki ruhu anlamak, Türkiyelilik ruhunu anlamaktır. Şunu bir kere herkes bilsin ve anlasın. Burada, yanı başımızda, Türk, Kürt, Arap, Çerkez, Laz, Boşnak, daha birçok farklı etnik köken, aynı şehitlikte, hatta aynı mezarda, aynı mezar taşının altında yatıyor.” Başbakanın bu konuda kafası karışık değil, kafasında kırk tilki dolaşıyor. Türkiyelilik diye bir ucube kavramı bu millete dayatmak konusunda kafası net. Bu milletin adı ne? Senin ‘Türkiyelilik ruhu’ ifaden bile o şehitlerin ruhunu incitmiştir. Ata’yı incitmişsin sen. Sürekli milletin milli kimliğini yok sayan, bu milletin Türk milleti olduğunu söylemekten imtina eden bir Başbakan’ın Türkiye’yi götüreceği bir yer yok. Sen kim oluyorsun da Türkiyelilik ifadesiyle bu millete kimlik biçiyorsun. Bu milletin adı Türk milleti. Bu coğrafyada yaşayan, hangi etnik gruba dahil olursa olsun Çanakkale’de destan yazan Türk milletidir, Türk milletinin ruhudur. Bir millet, tarihiyle, kültürüyle, mimarisiyle ete kemiğe bürünür ve bu ete kemiğe bürünen milletin de bir adı vardır. Tarih bunu yazmış. Sen kim oluyorsun da Ata’nın mücadelesinin ruhunu incitiyorsun da Türkiyelilik safsatasıyla bu millete zehir akıtıyorsun. Ucube bir kavramı millete dayatıyor. Bu milletin adını o gün İngilizi, Fransızı, Anzakı değiştiremediği gibi sen de değiştiremeyeceksin. Millet kavramını kasıtlı saptırmak istiyor. Ne demek Türkiyeli ya? Yurtdışına gidiyorsunuz Almanyalı, İngiltereli, Fransalı diyor mu? Kendine gel ya? Türk milleti kimliğini dışlayan bir yaklaşım tarzı, bu siyasi coğrafyayı bölmek isteyen bölücü emellerin ekmeğine yağ süren bir yakaklaşımdır.”
Vural Başbakanın bu konuşmasında “Biz burada zafer kazandığımızda, inanın, Pakistan en az bizim kadar, milletimiz kadar sevindi. Son Pakistan seyahatimde orada yaptığım görüşmelerde, Pakistanlı dostlar bize bunları söyledi; ‘Biz Türkiye’yi ve Türkleri çok seviyoruz’ dediler.” İfadesine yer vererek Başbakana “. Evet sayın başbakan Pakistan’lılar bu milletin adının Türk milleti olduğunu biliyor da sen bilmiyorsun. Değerli arkadaşlar nasıl bizim Mehmet Akif’imiz varsa Pakistan’ında Muhammed ikbali var. Muhammed ikbal bir gece kurulacak olan Türkiye Cumhuriyetinin ecdadları Çanakkale de Trablusgarb da düşmanla savaştığı zamanlarda rüyasında peygamber efendimiz h.z. Muhammed (s.a.v.)’i görür. Peygamberimiz o’ na sorar: -ya ikbal bana ne hediye getirdin? Muhammed ikbal -müslüman türk askeri senin için Çanakkale’de savaşıyor kanını döküyor.
sana onlarin kanını getirdim ya rasulallah- der. Muhammed ikbal uyanır. Büyük Lahor meydanına gelir ve halkına bir konuşma yapar. Gördüğü rüyayı anlatır. ve Pakistan halkı, bizim için kardeşin bile yapamayacağı bir fedakarlıkta bulunur. İşte Sayın Başbakan Çanakkale’de var olan o ruh İkbal’in de belirttiği gibi Allah yolunda savaşan Türk’ün ruhudur. Oradaki millet Türk milletidir.
Vural, Erdoğan’ın, Cumhurbaşkanı olmak istediğini belirterek, Cumhurbaşkanlığı İnternet sitesini göstererek, Cumhurbaşkanlığı forsundaki güneş ve yıldızların anlamına işaret ederek ”Budur, çıkacağın makamı bil bir kere. Hangi milletin, hangi cumhurun başı olmak istediğini bileceksin sen, Oradaki sembollerde Türkiyeli devleti demiyor Türklerin kurduğu büyük devletler diyor. Oradaki 16 yıldızın tarihteki bağımsız 16 büyük Türk Devletini simgelediğini öğrensin. Dikkatinizi çekiyorum. 16 Türkiyeli devleti değil Türk devletini diyor. Orada Türk Devleti diye ifade ediyor.” dedi.
”Türkiyelilik” ifadesinin milli kimliği tasfiye operasyonu olduğunu ileri sürerek, ”Başbakan bu coğrafyada milli kimliği tasfiyeyle görevlendirilmiştir. Boşnak, Kürt, şu, bu… Bütün bunların hepsi Türk milletinin evlatlarıdır. Bu milletin milli kimliği de Türk milletidir. Türkiyelilik ifadesi, milletimizin kimliği olamaz. Bu bir kimlik değildir. Aksine milli duruştan kaçınmanın yoludur. Dil, din, mezhebe dayalı alt kimlikleri üst kimlik haline getirmektir. Türkiyelilik bu amacın dışa vurumudur. Bu da bölücü örgütün amacından başka bir şey değildir. Milli kimlik yoksa kim, ne adına, hangi hedef için birlikte olacak ya da mücadele edecektir” diye konuştu.
Erdoğan’ın Başbakanı olduğu milletin adını zikretmekten utandığını ifade eden Vural, ”Burası oyun alanı değil. Sayın Başbakan’a, Kılıçdaroğlu’na sesleniyorum; Millet size yeter artık , yeter diyor.”