Bu Memleket 30 Kupona Alınmadı Ki 63 Kupona Satalım


MHP Grup Başkanvekili, İzmir Milletvekili Oktay Vural, “AKP baldıran zehrini akillerle millete enjekte etmeye devam edecek.”
MHP Grup Başkanvekili, İzmir Milletvekili Oktay Vural, “AKP baldıran zehrini akillerle millete enjekte etmeye devam edecek. Memleketimiz, Cumhuriyetimiz, kimliğimiz 30 kupona alınmadı ki 63 kupona satalım. Bunlar AKP kuponları. Bu kuponlar karşısında PKK’yı, Öcalan’ı affetmemizi, Cumhuriyeti, kimliğimizi satmamızı istiyorlar” dedi.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, partisinin İzmir İl Başkanlığı’nda düzenlediği basın toplantısında, İzmirliler’i 20 Nisan cumartesi günü saat 15.00’te Alsancak Gündoğdu Meydanı’nda yapılacak bayrak mitingine davet etti. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çözüm süreciyle ilgili konuşma yapacağı miting için, “Genel Başkan diyor ki ‘Bu gök kubbe çökmedikçe bu bayrak inmez. Son nefes verilmeden bu millet sinmez.’ AKP, BDP, PKK ittifakının amacı milli mücadelenin eseri Türkiye Cumhuriyeti’ini yok etmektir. Milletimizin egemenliği tasfiye edilmek, Türklük silinmek isteniyor. Türk milleti adım adım toptan imha olacağı kıyamet gününe götürülüyor. Bu ülke, emperyalist güçlere karşı verilmiş bir kutlu savaşın dökülen kanların eseridir. Şehir İzmirliler gün milli birlik ve bölünmez bütünlüğümüzü korumak günüdür. Al, al bayrağımızı gel, sen de katıl” dedi.
İKİ YÜZLÜ SİYASET
MHP Grup Başkanvekili Vural, Ak Parti’nin iki yüzlü siyaset yaptığını öne sürerek, şöyle konuştu:
Gelinen bu noktada AKP’nin yalan dolan siyaseti aldatma ve kandırma partisi olduğunu ispat ettiği süreci hep birlikte yaşadık. Maskelerini düşürdük, binbir suratla siyaset yapanların iç yüzünü milletimize anlattık. Yalan, aldatma ve kandırma ile bu süreci millete hazmettirmek isteyenlerin yüzüne vurduk. PKK ile görüştüklerini söyledik ‘İspat etmeyen şerefsizdir’ dedi, ispat ettik. ‘Hükümet görüşmüyor devlet görüşüyor’ dediler sonra muhatabın hükümet olduğunu kendileri itiraf etti. ‘Dokunulmazlıklar kaldırılacak’ dedi, çifte zırhla dokunulmazlık kazandırdılar. Terörle mücadeleden vazgeçip müzakereyi meşrulaştırdılar. ‘İmralı muhatap değildir’ dediler, İmralı’nın ipine sarıldılar. Oslo’da müzakere yok’ dediler kasetleri protokolleri yayınlandı.”
SENİN AKİL ADAMLARIN VARSA ÇILGIN Türkler DE VAR
Oktay Vural, çözüm sürecini halka anlatan Akil İnsanlar heyetlerindekilerin Türk bayrağı, Cumhuriyetle, milli devletle, üniter devletle sorunları olduğunu öne sürerek, şunları söyledi:
Çözüm ve barış yalanını millete pazarlamak istiyorlar. Bu pazarlamayı mayınlı araziye sürdükleri 63 akil adamla yapacaklarını zannettiler. Ey Recep Tayyip Erdoğan, senin bölücü senaryolarının 63 akili varsa Cumhuriyet’i kuran ve yaşatan çılgın Türkler de vardır. AKP’nin adamları AKP’den beslenenler Erdoğan’ın verdiği bir görevi ifa etmek üzere sağda solda dolaşanlar, AKP’nin akil adamlar tiyatrosu alana inmiştir. Polis ve jandarmanın eşliğinde gidiyorlar. Aman ha sakın soru sormayın, problem çıkarmayın diye baskı tehdit ve şantajla alanda dolaşıyorlar. Vatandaşlarımızın sorularına yanıt yok. Çözüm nedir? Bilmiyoruz. Barış? Kimle savaştayız barışı kimle yapacağız. Niye geldiniz bi anlatın bakalım? Cevap yok. AKP’nin akilleri Türk bayrağı, Cumhuriyet’le, milli devletle, üniter devletle kafasını bozmuş. Akil adamlar milletten hak ettiği cevabı alıyor. Akil adamlar tiyatrosunu medyaya taşıyanlara soruyorum. Çözüm dediğiniz nedir, barış dediğiniz nedir? Çözüm ve barış adı altında PKK’nın taleplerini yerine getirmek için başlattığınız süreci millete hazmettirmek istiyorsunuz. Terörle mücadele etmeyen, PKK’yı canlandıran ve cesaretlendiren AKP’dir. Öcalan’ın çözüm planının da millete sunan AKP’dir. AKP’ye oy veren değerli kardeşlerim. Siz AKP’ye, Öcalan’ın çözüm planını kabul etsin PKK’yı meşrulaştırsın diye mi oy verdiniz?”
BUNLAR AKP KUPONLARI
Oktay Vural, ‘akil insanlar’a olan eleştirilerini şöyle sürdürdü:
AKP baldıran zehirini akillerle millete enjekte etmeye devam edecek. Memleketimiz, Cumhuriyetimiz, kimliğimiz 30 kupona alınmadı ki 63 kupona satalım? Bunlar AKP kuponları. Bu kuponlar karşısında PKK’ya, Öcalan’a af, cumhuriyeti kimliğimizi satmamızı istiyorlar. Ege’de akiller boşa kürek salladı. ’26 özerk bölge olması gerekir yoksa AVM’lerde bomba patlar’ diyenleri İzmirliler bekliyor. Gelin. İşgale direnişi kırmak için kurulan Heyet-i Nasihalar gibi AKP de işgali meşrulaştırmak istiyor.”
BATSIN SİZİN ÇÖZÜMÜNÜZ, BARIŞINIZ
MHP Grup Başkanvekili Vural, çözüm ve barış sürecinin terörü meşrulaştıracağını ileri sürerek, “Batsın sizin çözümünüz. Çözüm Lazistan, Kürdistan, Ermenistan kurmaksa batsın sizin çözümünüz. Devlet olmasa da olursa sizin çözümünüz batsın. Dilimizi bölmekse, camileri ayırmaksa çözümünüz yerin dibine batsın. Horonu, halayı, semahı ayrıştırmaksa, PKK’yı Kürtler’in temsilcisi konumuna yükseltmek, Öcalan’ı bir politik lider haline dönüştürmekse sizin bu çözümünüzü millet ayakları altına alacaktır. Barış dediğin Türk Silahlı Kuvvetleri’nin silahlı mücadeleden vazgeçmesi ise polisi askeri PKK’yı korumak için kullanacaksan barışın batsın. Öcalan’a afsa batsın. PKK terörünü aklamaksa barışın batsın. Çözüm terörün talepleri ve onların meşrulaştırılması değildir, teröre teslim olmak değildir” dedi.
ÇÖZÜM DEĞİL ÇÖZÜLME
Vural, çözüm ve barış için MHP’nin önerilerini ise şöyle sıraladı:
Bir tek çözüm vardır başka çözüm yok. Milletimiz birdir, kardeştir, bütündür adı da Türk milletidir. Devletimiz Türkiye Cumhuriyeti’dir. Millidir ve üniterdir. Egemenlik kayıtsız şartsız Türk milletine aittir. Etnik kimliklere bölünemez. Bayrağımız da Türk bayrağıdır. Devletimizde de milletimizde de eğitimde de dilimiz Türkçe’dir. Kim evinde işyerinde şarkısında hangi dili kullanırsa kullansın ama devlet dili ve eğitim dili Türkçe’dir. İşte sana çözüm, buyurun. Var mısınız bu çözüme? Barış istiyorsunuz. Hukuk devletine teslim olmak barışı sağlayacaktır. Silah yerine millet iradesinin hakim kılınarak demokrasiyi güçlendirmek barışın adresidir. PKK’nın dayattığı çözümü değil milli değerleri koruyup yaşatan bir çözümden yanayız. Bu değerleri ayrıştırmak isteyen bir çözüm, çözüm değil çözülmedir, barış değil savaştır.”
ŞEHİT VE GAZİLERİ PKK İLE PAZARLIĞIN MALZEMESİ YAPMA
Başbakan Erdoğan’ın grup toplantısında şehit yakınları ve gazilerin istihdam artışına gidildiğini, elektrik ve su faturalarında indirim yapılacağı yönündeki açıklamalarını hatırlatarak, şunları söyledi:
Recep Tayyip Erdoğan milliyetçilik nutukları atmaya başladı. Şehit ve gazilerden söz etti. Başbakan diyor ki ‘Şehitlerin hatırasına gölge düşürmeyeceğiz, başını öne eğdirmeyeceğiz.’ Sonra da şehit ve gazilere verilen maddi imkanlardan söz ediyor. Bu ne utanmazlık? Sen değil misin hakkını isteyen gaziyi fırçalayıp ‘Durumunu istismar ediyorsun’ diyen? Şehit ve gazilerin koruduğu yerleri PKK’ya vereceksin sonra da şehit ve gazilere bunları veriyoruz diyeceksin böyle bir ahlaksızlık olur mu? Onlar canını niye verdi? Onların kanını canını verdiği değerleri PKK’ya peşkeş çekiyorsun. Bu kadar materyalist maddeci ve milletin değerlerinden uzak bir zihniyetin kendisini muhafazakar olarak göstermesi kadar büyük bir çelişki olamaz. Kanserli kızın eline para sıkıştırıp yollayan zihniyettin temsilcisi, sen muhafazakar değilsin. Sen bu milletin edebinden nasiplenmemişsin. Nasiplenseydin onların koruduğu değerleri ortadan kaldıran bir nesil olarak şehit ve gazilere ikinci iş veriyoruz diyerek istismar etmezdin. Ulufe dağıtıyormuş gibi yapıp şehitliğin içini boşaltanlara karşı millet onlara en güzel yeri verdi. Şehit ve gazilere, PKK terör örgütü ile yaptığın kirli ve pis pazarlıkların malzemesi yapma. Onların milletin gözünde en iyi yeri var.”
ABBAS ZORDA, TONYUKUK’A KADAR GİTTİ
Başbakan Erdoğan’ın Moğalistan gezisinde Tonyukuk Yazıtları’nı ziyaret etmesini de eleştiren Vural, şöyle devam etti:
Abbas zorda. Tonyukuk’a kadar gitti. Her türlüsünü ayaklar altına aldığını söylediği milliyetçiliği, ağzına almaya başladı. Ağzına yakışmıyor sırıtıyor. Türk milleti o kadar büyüktür ki seni ta Tonyukuk’a kadar götürür. O ayaklar altına aldığın Türklüğü öpüp başına koymak zorunda kalırsın. Oraya kadar gitmene gerek yoktu. MHP Genel Merkezi’ne gelseydin biz sana orada okuturduk. Ne yazıyordu okudun mu? Yoksa promter yok muydu, okuyamadın mı? Orada ‘Türk milleti’ diyor. ‘Yufka ilen delmek kolay ince iken koparmak kolay. Yufka kalın ise delmek zor imiş’ diyor. Bu milleti bir olmaktan çıkarıp 36’ya böldüğün zaman bölmek koparmak kolay diyor. Sen bunun idrakinde olsaydın üniter devlet yapısını bölmezdin. Orayı okuman lazım senin. ‘Tanrı korusun bu milletin içinde silahlı dolaştırmadım’ diyor. Sen onu okusaydın PKK’yı dolaştırmazdın. Önemli olan oraya gitmek değil o geleneği yaşatmaktır. Sen o geleneği ayaklar altına aldın. Sen ilimizi il olmaktan milletimizi millet olmaktan çıkardın. Bunları bilmiyorsan gel MHP’nin ARGE’sine sana ders verelim.”
SENDEN KORKAN SENİN GİBİ OLSUN
Vural, Hükümet’in 57. hükümet dönemini inceletme kararını da tepki göstererek, sözlerine şöyle devam etti:
AKP’nin tek korkusu kaldı MHP. Erdoğan’ın korkusu da Bahçeli korkusu. Enver Paşa’nın mahkemeleri milliyetçiliği durduramadı da sen mi durduracaksın. Maskenin arkasındaki gerçek yüzü gösterdiğimiz için her türlü iftira ve komploya hazır olduğunu ortaya koymuştur. Planlar yapılmıştır. İzleniyoruz, dinleniyoruz takip ediliyoruz. İftiralara hazırlar. Komplolarla yıkamadıkları MHP’ye karşı yeni saldırılar hazırladıkları ortada. MHP’nin direncini kıramayan AKP, kirli ve pislik içinde bulaştığı çamuru MHP’ye bulaştırmaya çalışıyor. MHP’yi inceletecekmiş. 2003 yılında araştırma komisyonu kurdun ne oldu? Yeni iftiralar için hazırlık mı yaptın? Elinden geleni ardına koyma. Senden korkan senin gibi olsun. Ne hesabı soracaksın sen? ‘Bankaları boşaltmak milliyetçilik mi’ diye manşet atanlara sesleniyorum. Bankaların boşaltmasında bir MHP’nin dahlini göstermezseniz namertsiniz. O manşetleri size yediririm. İçi boşaltılan bankaları güçlendirmek içini mi, yüzde 100 olan enflasyonu yüzde 29’a düşürdüğümüz için mi hesap soracaksın. Kamu bankaların görev zararı sıfırlandığı için doğrudan desteği getirdiğimiz için mi hesap soracaksın. Asıl hesap verecek olan sensin. Gemiciklerin, villaların, Offer’le yaptığın görüşmeleri, Putin ile görüşüp millete attığın doğalgaz zammını, sekiz banka hesabını verecek olan sensin? Sen uyguladığın politikalarla milletin tasarrufunu erittin. 1 katrilyon lira milletin cebini boşattın. Komisyon kurma önergeni getir. Sen bizim önemimizi incele biz de seninkini, ak koyun kara koyun belli olsun. Var mısın ey Recep Tayyip Erdoğan.”
KAYIKÇININ OĞLU TAYYİP’İN GEMİ FİLOSU OLAN ÇOCUKLARI VAR
MHP Grup Başkanvekili Vural, Başbakan Erdoğan’a yönelik eleştirilerini şöyle sürdürdü:
Biz de şerefle görev yaptık. Sen bizim birtakım ahlaksızlara, sen çamura batmışsın milleti de MHP’yi de çamura sokmak istiyorsun. Sakın ola ki yarından tezi yok hodri meydan. MHP’li bakanlıkları incele. Oktay Vural’ın bakanlığını incele zaten inceledin. Biz de senin dönemini inceleyelim. Bakalım ne olmuş? Bu küçük Tayyip büyümüş de nasıl bu kadar olmuş? Kayıkçının çocuğu olan Tayyip şimdi gemi filosu olan çocukların babası nasıl olmuş bir görelim. MHP’li bir bakanın, hortumlanan bankalarla ilişkisini ispat etmezsen müfterisin. Biz hortumcularla mücadele ederken sen söylediğin bankaların sahiplerinin helikopterleriyle miting alanlarına gidiyordun.”