MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, ekonomiyi kimin yönettiğinin belli olmadığını, her kafadan bir ses çıktığını iddia etti.
“Tam bir ekonomik kakafoni var” ifadesini kullanan Vural, doların tarihi rekorlar kırdığını dile getirdi. Vural, şunları söyledi:
“Bu polemiği kim yapıyor. Ülkeyi zarara uğratan kim? Doların tansiyonunu kim yükseltiyor. Şu kediye kedi desenize. Babacan, ülkeye zarar veren polemikleri yapanın adını da söylesene. Demek ki döviz kurunu ayarlamak için önce Erdoğan’ı kontrol altında tutmak lazım. ‘Konuşma, sus, otur’ denildiği zaman doların da faizin tansiyonu ayarlanabiliyor. Bu tartışmalar sırasında Başbakan Davutoğlu yok. Ekonomik belirsizliklerin kaynağı bizatihi hükümetin kendisi olmuştur ve hükümet yapısal bir sorun haline gelmiştir. Borsa, döviz ve faiz şeytan üçgeninde spekülatörler, bakanları ve saray sakinin kullanır hale gelmiştir.”
Darbeyle milli iradenin kapısına kilit vuran Kenan Evren gibi Recep Tayyip Erdoğan’ın da 7 Haziran’dan sonra devlet başkanı olmayı hayal ettiğini öne süren Vural, “Erdoğan ikinci başkan olmayı arzulamaktadır. İkisinin zihniyeti arasında hiçbir fark yoktur. Evren üniformalı darbeci Erdoğan sivil darbecidir. İkisini de yönlendiren üst akıl aynıdır. 12 Eylül’de Evren tek adamdı, 12 yıllık AKP iktidarında Erdoğan tek adam olmuştur. Evren döneminde gazeteciler zindana atılıyordu, Erdoğan döneminde gazeteciler hapislere atılmakta, tehdit edilmektedir” dedi.
Evren’in insanları “sağcı solcu” diye, Erdoğan zihniyetinin de insanları ‘ülkücü, gezici, Atatürkçü, bizden ya da değil” diye fişlediğini savunan Vural, “Evren döneminde de Erdoğan döneminde de hukuk ayaklar altına alınmıştır. Darbeciler sivil de olsa üniformalı da olsa özgürlük, adalet, özgür, basın, demokrasi düşmanıdır. Kenan Evren’in askeri darbeyle yaptığını Erdoğan sivil darbeyle yapmak istemektedir. Başkanlık sistemiyle maksat ülkeyi bölünmeye götürecek adımlar atmaktır” ifadelerini kullandı.
Vural, AKP, HDP, PKK’nın seçim işbirliği anlaşması yaptığını savunarak, “Bunun öncelikli hedeflerinden biri HDP’nin AKP’ye hediye edeceği milletvekili aracılığıyla özerkliği alma senaryosudur” dedi.
“İç Güvenlik Paketi”nin, diktatörlüğe geçiş yasalarının en önemlilerinden olduğunu öne süren Vural, “Bunun ilk meyvelerini gördünüz. Makul şüpheli olarak görülen kameraman keyfi şekilde durdurulmuş, tansiyon hastası olduğunu söylemiş ama polis memurunun dinlememesi üzerine kalp krizi geçirmiş ve vefat etmiştir. Gaziantep’te esnafa orantısız müdahalede bulunulmuştur. Hangi ülkede yaşıyoruz?” diye konuştu.
İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın Eric From’un “Özgürlükten Kaçış” kitabını okuduğunu belirten Vural, “Diktatörlüklerini nasıl devam ettireceklerini öğrenmek amacıyla, Eric From’un kitabını kendisine rehber olarak kullanmaktadır” ifadelerini kullandı.
Vural, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Meksika’da, ABD’de üç Müslümanın öldürülmesiyle ilgili haklı bir tepki gösterdiğini ifade ederek, “Gezi eylemlerinde 10 vatandaş gözünü kaybetti, 8 vatandaş öldü, Kobani eylemlerinde 50 insan öldü, PKK yollarda kontrol yapıyor, silahlarda dolaşıyor, milletin can ve mal güvenliği yok, peki ey Erdoğan, halk sana niçin oy verdi? Can ve mal güvenliğini sağlayacaksın diye verdi. Sen ne yaptın?” diye sordu.
BM Güvenlik Konseyi’nin IŞİD ve El Nusra’ya petrol satışı ve fidye verilmesini engellemek için hükümetlere çağrıda bulunmasının önemli bir karar olduğunu kaydeden Vural, “Bu önemli karar Türkiye’de politika uygulayıcıları için de önemli bir mesaj olmalı” dedi.
Gazetecilerin sorusu üzerine Vural, AK Parti’nin “İç Güvenlik Paketi”ni HDP ile görüşmesinin iki parti arasında fiili bir koalisyon olduğunu ortaya koyduğunu öne sürdü. Vural, “İç Güvenlik Yasası, terör örgütleriyle değil milletle mücadele etmek için çıkarılmıştır. Bu paketin HDP ile görüşülmesi bu yasanın kimin amaçlarına hizmet edeceğini ortaya koymaktadır” değerlendirmesinde bulundu.
Vural, “Siyasi çözümün hedefi ve amacının, terörist başını serbest bırakmak, genel af ve özerkliğin verilmesi” olduğunu savundu.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in milletvekilleriyle ilgili kanun teklifinin sorulması üzerine Vural, “Henüz incelemedim. MHP olarak milletvekillerine ilave mali haklar getirecek düzenlemelerle ilgili temel bir yaklaşımımız var. Komisyon Başkanı bunu gündeme alır mı almaz mı bilemem” dedi.
Bir gazetecinin “Hakan Fidan’ın ardından Sırrı Süreyya Önder de ‘yoruldum’ diyerek aday olmayacakmış” sözlerine “Aynı zihniyet olduğu için yer değiştirecekler herhalde” karşılığını verdi.