Milli görüş gömleğini çıkaranlar ABD tişörtüyle dolaşıyor


MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural,  Meclis’te düzenlediği basın toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in, tutuklu milletvekillerinin durumuyla ilgili olarak grup başkanvekilleriyle toplantı yaptığını anımsattı.Cemil Çiçek bu konuda inisiyatif almışken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, ”Bu AK Parti’nin sorunu değildir” demesini eleştiren Vural, bu sorunun milli egemenlik sorunu olduğunu söyledi.
Vural, ”Demokrasiyi sadece kendileri açısından ele alıyorlar. Tutuklu milletvekilleri, milli iradenin tutuklu olması konusu Sayın Başbakanın, milli egemenlik açısından düşünmesi gereken bir konu değil mi?” diye sordu. Vural, şöyle konuştu:
”YSK’nin BDP’li milletvekili adayları ile ilgili veto yetkisini kullandığı zaman hepinizin ağzı iki karış açıldı. ‘Demokrasiye uygun değil’ diyen siz değil misiniz? Ama şimdi milletvekillerinin tutuklu olması konusunda ‘bu benim sorunum değil’ diyor. Böyle bir çarpık zihniyetin demokrasiyi, millet egemenliğini nalıncı keseri gibi kendine yontan bir anlayış… Leyla Zana’yı hızlandırılmış yargı yoluyla çıkarttıran siz değil misiniz? Sebahat Tuncel’i tutuklu iken milletvekili olunca serbest kalınca seviniyorsunuz da ‘Engin Alan tutuksuz yargılansın’ dendiği zaman Başbakan bunu AK Parti’nin sorunu olarak görmüyor. Bu tipik darbeci zihniyet. İyi darbe, kötü darbe. Onun için 12 Eylül olduğu zaman karyolanın altına saklandı.”

”Ayağa kalkmadı diye içeride”
”Madem senin sorunun değil, Meclis Başkanı niye çağırıyor seni? Çağırmadan önce beraber olmadınız mı?” diyen Erdoğan, Başbakan Erdoğan’ın MHP İstanbul Milletvekili Engin Alan için ”Çanakkale’de, ben orada iken ayağa kalkmadı, içeri de tıkıldı, hak ettiğini buldu” dediğini kaydetti. Vural, ”Onun için çıkmasını istemiyor” diyerek hukukun başbakan için gukuk olduğunu söyledi.

 MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, AK Parti Hükümetini eleştirirken, ”Milli görüş gömleğini çıkarttınız, ABD tişörtüyle geziyorsunuz, işte soğuk havada üşütürler adamı” dedi.AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in, ”Bize iftira atıyorlar, Suriye konusunda, ABD yönünde hareket ettiğimizi söylüyorlar” dediğini anımsattı. Vural, şunları kaydetti:

”Kimin iradesiyle hareket ediyorsun? Dün ‘dostum, ortak kabine’ diyordun, şimdi ‘Esad gitmeli’ diyorsun. Bunu kim söyledi sana? Meclis söylemedi ama ABD, ‘Esad gitmeli’ dedikten sonra, hemen U dönüşü yaptın. Türkiye’nin yanında ol Türkiye’nin. Bırak, ABD’ymiş, Çin’miş, Rusya’ymış. İsrail uluslararası karasularda 9 vatandaşımızı öldürüyor, buna bir şey yapmıyorlar, Suriye’de sınır ihlali oluyor, ‘hemen gereğini yaparız’ diyorlar.

İhaleyi almışsın; taşeron olarak Suriye politikasını ABD’nin menfaatleri doğrultusunda şekillendiriyorsun. AKP’nin kılavuzu Hüseyin Çelik, ABD’nin borazanı gibi konuşuyor. Milli görüş gömleğini çıkarttınız, ABD tişörtüyle geziyorsunuz, işte soğuk havada üşütürler adamı. Biz dün Ne ABD, Rusya Çin her şey Türkiye için dedik. Şimdi de herşey Türkiye’nin menfaatleri için diyoruz. Siz herşey Amerika için diyorsunuz. Her şeyi bıraktınız, milli görüş gömleğini çıkardınız, şimdi ABD tişörtüyle dolaşıyorsunuz. Soğuk havada ABD tişörtüyle dolaşırsanız işte böyle üşütürsünüz.”  O Ehud Barak’ın sözcüsü, şeytanla istişare yapanların mesajlarını ileten birisi haline gelmiştir. Ülkenin her tarafı düşman oldu şimdi, ‘yaşasın ABD’ diyorlar. Bunlar ABD’den başka kuş tanımıyorlar.”

”Kürt meselesinin çözümü konusunda umutlu musunuz?” sorusuna Vural, ”Barzani kim? Irak’ın Kuzeyindeki bir yönetimin başındaki kimse. Altına kırmızı halı döşeyenler, Dolmabahçe’de görüşenler, ‘Kandil’de niye besliyorsun’ diye niye sormuyorlar? Görünen o ki bu coğrafyada, 4 parçalı bir Kürdistan’ın oluşması için Recep Tayyip Erdoğan göreve soyunmuş. Türkmenlerden bahseden yok ama ‘Kürt devletini tanıyacağım’ diye söz vermiş anlaşılan” yanıtını verdi.

Oktay Vural, 21 Şubat 1997’de Çevik Bir’in de katıldığı toplantıda, ‘Erbakan’dan sonra kim olabilir?’ diye bir değerlendirme yapıldığını iddia ederek, ”Orada Erdoğan’ın potansiyelinin yüksek olduğu söyleniyor. 28 Şubat oluyor. Erbakan hedefte. 28 Şubat, AKP’nin ebesidir, görünen o. Yurtdışında birileri, ‘Erbakan’dan sonra kim gelir?’ diye arayış içinde oluyorsa, Erbakan’ı elimine etmenin kime yaradığını, neden Erbakan rahmetli olduktan sonra 28 Şubat’la ilgili soruşturma açıldığını sormalıdır” dedi.