Teröristler tarafından alçakça şehit edilen askerlerimize, polislerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun. Son dönemlerde yaşananlar, çözüm süreci denen ucubenin bir aldatmacadan ibaret olduğunu bir kez daha net bir şekilde ortaya koymuştur. Çözümle birlikte artık Cudi dağlarında piknik yapılıyor diyenlerin şehirleri nasıl da PKK’ya terk ettiği acı bir şekilde görülmektedir. Yıllardır çözüm masalını anlatanlar, Türkiye’yi terör örgütünün haince saldırılarına karşı savunmasız, aciz konumda bırakmışlardır.
Biz MHP olarak bugüne kadar terör örgütü muhatap alınamaz, terör örgütünün muhatap alındığı yerde huzur,güvenlik,demokrasi olmaz dedik. Biz bugüne kadar terörle müzakere değil, mücadele edilmelidir, terörle müzakerenin, terörü meşrulaştırmanın sonu çözülmedir dedik. Bizim bu uyarılarımıza kulak tıkayanlar, güvenlik politikalarıyla bir yere varılamaz diyenler bugün ne düşünüyor? Çözüm süreci yalanını pazarlayanlar, milletin beynini yıkamakla görevlendirilen akil adamlar niye ortalıkta yok? Süreç PKK’ya güç, alan hakimiyeti kazandırmış, eylem kabiliyetini artırmış, devlete ise irtifa kaybettirmiştir. Asker karakola ve kışlaya çekilirken PKK/KCK doğu ve güneydoğuda adeta bir paralel devlet haline gelmiştir.
Çözüm süreci nedeniyle teröre karşı tavizkar tutum, al-ver süreci sonunda terör örgütü azgınlığın zirvesine ulaşmıştır. MHP’nin terörle mücadele konusunda ne kadar haklı olduğunu gelişen olaylar ortaya çıkarmıştır. Süreçte bölücülük ve terör maalesef güçlenmiştir. Biz uyarılarımızı yaparken haksızca bize kandan besleniyorsunuz dediler. Kan döken PKK ve IŞID’e karşı müsamaha gösterdiler. Yaşadıklarımızdan ders çıkarılmalıdır. Bugüne kadar yapılanların doğurduğu sonuçları dikkate almalıyız. Millet teröre karşı siyasi irade beklerken, AKPde deklarasyon,CHP ise komisyona havale edelim diyor. Millet laf değil icraat, müzakere değil terörle mücadele kısacası terörün kökünü kazıyacak hükümet iradesi bekliyor.
MHP olarak TBMM Genel Kurulunda olağanüstü toplantıda görüşlerimizi açıkladık. MHP olarak teröre siyasi çözüm komisyonun kurulmasına karşı olduğumuzu söyledik.Sonuçsuz,oyalamaya dönük girişimlerle milleti aldatmasınlar. Komisyonlarla teröre siyasi çözüm arayışı terörü meşrulaştırma aracı olarak kullanılmak isteniyor. Dün AKP ile HDP terör çözüm komisyonu kurdular. Biz HAYIR dedik, üye vermedik.Sonuç ne oldu? Çözüm mü oldu? Kim güçlendi? Dün komisyona HAYIR dedik, bize saldırdılar, bügünde HAYIR dedik yine saldırıyorlar. Ne yapılırsa yapılsın teröre ve uzantılarına teslim edilecek irademiz yoktur. Olmayacaktır. erör meşru ve haklı değildir. Teröre ve uzantılarına ne hukuki nede siyasi meşruiyet alanı oluşturulmalıdır. Terörü ve uzantılarını muhatap alacak girişimlere alan açılmamalıdır.
Terör ve destekçilerine karşı tavır oluşturulmalıdır. Terör örgütüyle İmralı’da, Oslo’da masa kuran Dolmabahçe’de Öcalan’ın on emrini okuyan AKP bu komisyonlarda ne önerecekti? Türkiye PKK’ya karşı sınır ötesi operasyon yaparken, sınır ötesi operasyon tezkerelerine red oyu veren CHP/HDP neyi önerecekti? Sınır ötesi operasyon yetkisi alarak zamanında kullanmayan AKP ne önerecekti? Teröre karşı operasyon devam etmeli mi yoksa durdurulmalı mı? Cevap versinler. Askere, polise kurşun sıkan hainleri savunan, onların siyasi uzantısı olan HDP bu komisyonlarda neyi önerecekti? Çözülme sürecinin sahibi AKP/HDP ve bu sürecin yancısı CHP bu komisyonlarda millete ne söyleyeceklerdi? Unutmayalım ki Türkiye kaybederse hepimiz kaybederiz.
Türkiye’nin kaybetmesine izin vermeyelim. MHP’nin duruşunu eleştirenler Kürt sorunu, çözüm diyenler komisyon yerine koalisyon kurarak iradelerini ortaya koysun.Milleti aldatmasınlar. Kürt sorunu diyerek Atatürk’ün kurduğu cumhuriyetimizin milli ve üniter devlet vasfını çözülme sürecine sokulmasını kabul edemeyiz. Milli devletten, üniter yapıdan, milli kimlikten, dilimizden taviz verilerek çözülmeye izin verilemez. Demokraside silah olmaz. Ya milli egemenlik ya silah egemenliği. Ya özgürlük ya zorbalık. Ya milli irade ya terör örgütü iradesi. Ya milletin hukuku,ya dağ hukuku.Ya güvenlik ve huzur,ya karmaşa ve anarşi. MHP siyasi duruşunu hep korudu. Dik durdu. Biz demokrasiden, milli egemenlikten, milli iradeden, özgürlükten, güvenlikten, hukuktan yanayız. Terör örgütünün zaman kazanmasına yol açmadan terörle ve teröristle etkin, sonuç alıcı bir mücadele yapılmalıdır.Terör örgütlerine yönelik mücadele taktik değil bir strateji olarak sürdürülmelidir.Milli realist bir dış politikayla menfaatlerimiz, güvenliğimiz ve sınırlarımız korunmalıdır.Türkiye’nin iç ve dış politikası PKK/PYD, IŞID gibi terör örgütlerinin insafına ve taleplerine göre şekillendirilemez. PKK/PYD, IŞID ve siyasal uzantılarına meşruiyet ve haklılık zemini oluşmamalıdır.Bu görüş ve düşüncelerimizi dün de ifade ettik bügün de. Pusulamız milletimizin değerleri,birlik ve bütünlüğü, devletimizin temelidir.Dün AKP’nin bugün CHP’nin PKK ve uzantılarıyla müzakere zeminine HAYIR, mücadeleye evet dememizden kim neden rahatsız?